Akdeniz’in turkuaz sularını, yemyeşil çam ormanlarını ve antik uygarlıkların izlerini bir araya getiren eşsiz bir rota: Likya Yolu. Türkiye’nin en uzun yürüyüş parkurlarından biri olan bu efsanevi yol, Fethiye’den başlayıp Antalya’ya kadar uzanıyor. Yol boyunca hem doğanın hem de tarihin büyüsüne kapılmamak imkânsız.
Likya Yolu, adını binlerce yıl önce Anadolu’nun güneyinde yaşamış Likya Uygarlığı’ndan alıyor. Kayalara oyulmuş mezarlar, antik tiyatrolar, taş döşeli yollar ve deniz manzaraları… Her adımda başka bir zaman dilimine yolculuk yapıyormuşsunuz gibi.
Likya Yolu’nun batı ucu Fethiye’nin Ovacık Köyü’nde başlıyor. Yürüyüşe başlamadan önce Fethiye’nin merkezini, balık pazarını ve çarşısını gezmek de keyifli bir hazırlık oluyor. Rotanın ilk etaplarında Ölüdeniz’in kartpostallık manzarası eşlik ediyor.
Ölüdeniz & Babadağ – Paragliding ile gökyüzünden Akdeniz manzarası.
Kelebekler Vadisi – Sadece tekneyle ya da zorlu bir patikadan ulaşabileceğiniz doğa harikası.
Kabak Koyu – Doğayla baş başa kamp yapmak isteyenler için.
Patara Antik Kenti – Dünyanın en uzun kumsallarından biri ve antik kalıntılar.
Xanthos Antik Kenti – Likya uygarlığının başkenti.
Likya Yolu, yürüyüş severler için tam bir cennet. Yolun bazı etapları hafif tempoda ilerlerken, bazı kısımlar zorlu tırmanışlar gerektiriyor. Ancak her zorlu adımın ödülü, karşılaştığınız manzaralar oluyor. Bahar aylarında papatyalar, zakkumlar ve kekik kokusu eşliğinde yürümek, adeta ruhu yeniliyor.
En iyi zaman: Nisan-Mayıs ve Eylül-Ekim ayları. Yaz aylarında sıcaklar yürüyüşü zorlaştırabilir.
Ekipman: Rahat trekking ayakkabısı, güneş kremi, şapka ve bol su şart.
Konaklama: Yol üzerinde pansiyonlar, kamp alanları ve köy evleri bulunuyor.
Yolculuğa çıkmadan önce Fethiye’de Kayaköy’ü, Çalış Plajı’nı ve 12 Adalar Tekne Turu’nu da ekleyerek tatilinizi zenginleştirebilirsiniz.
Web sitemizden iyi şekilde faydalanabilmeniz için yasal mevzuata uygun çerezler kullanılır. İnternet sitemizi kullanarak bu çerezleri ve KVKK bilgilendirmemizi kabul etmiş olursunuz.
